NEZAKET
07 Haziran 2025, Cumartesi 14:49
Kıymetli okurum sence nezaket nedir?
Şu an yaşadığımız toplumda birbirimize olan nezaketin ne kadar azaldığına hepimiz şahit oluyoruz öyle değil mi? Nezaket kişiye, bölgeye göre değişir mi? Değişmeli mi? Tabii ki değişmemeli dediğini duyar gibiyim.
Toplum yapımızı gözlemlediğimizde ilkokuldan başlayarak, lise, üniversite de okuyan gençlerimiz ve ailemizde bizler birbirimize, iş arkadaşımıza, çalıştığımız ortamdaki çaycı ablaya ya da çaycı abimize, sokaktaki simitçiye, minibüste, otobüste tüm gün direksiyon sallayan özveriyle çalışan şoför beylere, büfedeki çalışana, cafe de görev yapan birilerine nasıl davranıyoruz? Kendimize gözlem yapıyor muyuz?
Diyelim ki çok lüks bir mekana yemek yemeye gittiniz, şahane bir deniz manzarası, oturduğunuz koltuklar hep kalite ve kendinizi değerli ve özel hissettiğiniz bir yerde iletişim kurduğunuz çalışanlara nasıl davranıyorsunuz? Bu tür yerlerde daha da nezaketli, gülümseyen ve kibar oluruz. Peki neden?
Zamana, mekâna, kişilerin konumuna göre davranışlar sergilemek insana insan gözüyle bakmaktan çok, bir ayrımcılığa yol açar öyle değil mi? Hangi mevkide ne iş yaparsa yapsın kişilere saygı duymak, insan olarak yaradılışına ve varlığına saygı duymak bizi biz yapan en önemli değerlerimiz olmalıdır.
Bazen hayatımızda yaşamış olduğumuz durumlardaki sıkıntıları, iş yaşamının yoğunluğu ile birlikte evde çocuklarımıza, eşimize enerjimiz kalmayabilir. Eşine, çocuğuna, annene babana “teşekkür ediyorum” sözcüklerini gülümseyerek söyler misin? Çocuğuna vakit ayırdığında konuşma cümlelerin nasıl? Çocuğun bir boyama yaptığında, emek verdiği konularda onu taktir ediyor musun? Ona kendini değerli ve güvende hissettirecek davranışlar da bulunuyor musun? Başını okşarken ona “Vâr olduğun her halinle seni seviyorum. Benim için değerlisin, kıymetlisin.” sözcükleri ona sarılıyor musun? Düşünsenize, yaşımız kaç olursa olsun ailemizden güzel sözler duymak hepimizin hoşuna gider. Sevgi her kalbe iyi gelir.
Çocuklarımızın öğrenme, kendi varlığını tanıma, kendine saygısı, kendine güvenebilmesi ailede başlar. Ailede gördüğünü, gözlemlediğini her davranışı sosyal hayatında mutlaka uygulayacaktır.
Eşlerin birbirine olan sevgisi, saygısı, kibar ve nazik davranışlarını, yardımlaşmalarını, nasıl tartıştıkları, tartışırken birbirlerine kullandıkları üslup ve arkasından barışmayı nasıl seçtikleri, birbirlerine sarılmalarını, gözlemleyen çocuklar her zaman kendini belli eder ve anne babadan gördüğünü, sokakta, okulda, yer fark etmeksizin kişilere davranışlarını örnek model alırlar.
Okul çağına gelen, ilk evden ayrılıp okula giden çocuklar arkadaşlarından duyduğu argo kelimeleri mutlaka kullanır. Kullandığı kelimelerle dikkat çekmek isteyebilir. Çünkü ona göre yeni bir şey öğrenmiştir. Bunu zamanında çocuklarımda bende yaşadım. Kullandığı kelimelerin hoş olmadığını söyleyip üzerinde çok durmadığımızda bir zaman sonra geçtiğine şahit olacaksınız. Burada en önemli konu okullarımızda mutlaka nezaket kuralları öğretilmeli. Ailede öğrenme şansı olmayan evlatlarımızın okul çatısı altında öğrenmeleri desteklenmelidir.
Sözün özü çocuklarımız ne öğreniyorlarsa bizden öğreniyorlar. Şimdi çocuk ya da genç olan evlatlarımız, yetişkin birey olma yolunda içlerindeki cevherleri ortaya koyabilmeleri ve parlayan, ışık saçan olabilmeleri için bizlere çok büyük görevler düşüyor. Birçok aile bu tür konularda hassas ve özverili davranırken bazı aileler, çocuklar küçük anlamaz gözüyle bakabiliyor.
Toplumumuzun sağlam temeller üzerine ve bir olma yolunda hepimiz üzerimize düşeni yapma sorumluluğunda olabilelim.
Sevgiyle ve nezaketle dolu günlerimizin çoğalabilmesi dileğiyle.
Sevgi dolu, birbirimize gülümsediğimiz, kırık kalplerin sarıldığı bir bayram diliyorum. Küçüklerimizin gözlerinden, büyüklerimin ellerinden sevgi ve saygıyla öpüyorum.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum