Kırklareli
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    30.71
  • EURO
    32.91
  • ALTIN
    1967.5
  • BIST
    8994
  • BTC
    49397.326$

SIKIŞMIŞLIK

03 Kasım 2022, Perşembe 09:14

Bir sıkışmışlık içinde geçiyor günlerimiz. Yarını öngörmekte güçlük çekiyoruz. Ülkede bir şeyler deneniyor, bir şeyler yapılmak isteniyor. Cumhuriyet değerlerinden uzak orta doğuya özgü içine biraz Osmanlı katıp yeni bir sistem kurulmak isteniyor. En son Mahir Ünal’ın “Cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi, hasılı bütün düşünmemizi yok etmiştir” ve “Türkçe ile bir düşünce üretemeyiz” sözleri yeni bir toplumsal tepkiyi ölçme, toplumu hazırlama girişimi olarak ön görebiliriz.
Daha önce de Ayhan Oğan’ın  "Yeni bir devlet kuruyoruz. Beğenin beğenmeyin, lideri de Recep Tayyip Erdoğan” sözlerini üst üste koyarsak bir kararlar bir yerlerde alınmış, yapılmak istenilenin sadece zamanı bekleniyor diyebiliriz. Topluma Arapçayı sevdirme alıştırma çalışmaları gözden kaçmıyor. Her yere konan Arapça tabelalar, kurumların yaptığı açıklamaları Arapça olarak ta yayınlayarak, yeni bir şeylere zemin oluşturma çalışmaları hızla devam ediyor. Son yıllarda hızla artan düzensiz göçler, bu göçmenlerin ülkeye girerken değil de ülkeden çıkmak isterken yakalanmaları medyada sürekli espri konusu oluyor. Aslında hiç espri yapılacak bir konu değil, tasarlanan ülke profiline halkın çoğunluğunun rızası oluşturulamadığından bunun için bu profile uygun kaçak insan ithal ediyoruz. Son zamanlarda medyada çıkan meskenlere yazlıklara dağıtılmış Türk ismiyle yabancı uyruklu insanların ikamet ettiğine dair haberleri üst üste koyarsak seçmen profoli de değişiyor. Cumhuriyetin yüzüncü yılında ülkemizi çok büyük bir sınav bekliyor.
Muhalefet bu planların farkında ama yokmuş gibi davranıyor. Etkili bir çıkış yapamıyor. Ekonomi kötüye bağlamışlar plağı çalıyorlar. Ekonominin kötü olmasından dolayı iktidarı kolayca elde edeceklerini umuyorlar.. Tüm devlet aygıtları medyası ekonomisi elinde olan bir iktidarı küçümsüyorlar. Yine bir Akp’li Şevki Yılmaz Akit TV’deki programda ‘’Ha işte onun için 23 Kasım seçimlerine gelmeden, AK Partisi’nin kasanın ağzını açması lazım. Efendim, 700 kilo altınımız var, 700 ton. Ben Merkez Bankası’na şu kadar dolarımız var diyorsunuz, e kime bırakacaksınız? Bu hırsızlara mı? Allah aşkına yahu! Bunu yayacağız. Asgari ücret 4 bin değil yarın 5 bin olmasını bekliyoruz. Bu yangını başka türlü söndüremezsin.’’  20 yıl iktidarda kalmayı başarmış bir iktidarı küçümsemeden yapabileceklerini iyi analiz etmeden buna göre tutarlı politikalar üretemeyen muhalefet güven veremez.
Her Türk vatandaşının Atatürk’ün gençliğe hitabesini bir kez daha okuyup, günümüzü iyi analiz etme gibi bir görevi var. Son yıllarda yapılan seçimlerde ülkenin en kalabalık seçmen kitlesini oluşturan cumhuriyet değerlerine bağlı olan seçmen kitlesi görmezden geliniyor. Bu seçmen kitlesi sağdan soldan oluşan en uç oluşumlara aparat yapılmaya çalışılıyor. Onlar olmasa seçimi kazanamazsınız onları öyle kabul etmek zorundasınız düşüncesi işleniyor. Kendi içinde başsız olarak konsolide olmuş bu kitleyi çeşitli politikalarla hiçbir yere aparat yapılamayacağını muhalefetin anlaması gerekiyor. Son belediye seçimlerinde bu seçmen kitlesinin profiline uygun adaylar çıkarıldığında nasıl canla başla çalışılıp konsolide olunarak seçimlerin alındığını iyi analiz edilmeli. Ülke olarak cumhuriyetin yüzüncü yılında çok kritik bir eşikten geçeceğiz.. Ülkemizin üzerine oluşturulmak istenen prangaları cumhuriyetin yüzüncü yılında bertaraf etmek zorundayız.
 

Yorumlar

  • yorum avatar
    Cevat
    03-11-2022 18:42

    Tebrik ediyorum sayın Yüce, harika bir yazı olmuş ???

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum