2024 YILI ,BORÇ-FAİZ-RANT BÜRÇESİ, MİLYONLARCA EMEKLİYİ  SEFALETE  SÜRÜKLEYECEK

   2024 merkezi iktidar bütçesi, saray iktidarı ve ortaklarının oylarıyla, kabul edildi. Zaten, bu ceberrut tek adam  rejiminde, yargıdan yasamaya burokrasideki tüm kurumların, işleyişleri ve yetkileri ellerinden  alındı ve formalite organlara  dönüştürüldü. Çünkü, yeni  ‘Tek Adam ‘rejiminde,  Anayasa ve hukuksal kurumlar askıya alındı. Her kararı tek adam veriyor. Hak ve özgürlükler gaspediliyor.
      2024 bütçesini, TBMM’nin de yetkilerini gaspeden, saraydaki tuzu kuru görevliler  hazırladı. Bu bütçede, daha baştan, açlık içindeki milyonlarca  emekli, tarımsal faaliyetlerindeki köylü ve işçiler, asgari ücretli ve dar-sabit gelirliler, işsizler, gençlik vb kesimler yoktur. Ama, kara paracılar, milyarlar akıtılan KK mevduat sahipleri, garantili proje sahipleri, talan edilecek alanların ihalelerini alacak sermaye  çeteleri,  ödenecek faizler, borçları kapatacak yeni vergiler,zamlar, sarayın lüks yaşamına  ayrılan kaynaklar var. Yani,  ülkenin asıl sahibi halk için bir umut yoktur. Bütçe, borç-faiz ve rant bütçesi niteliğinde.
Bütçe,11 trilyon 89 milyar bağlanmış ama,  ancak 8 trilyon 437 milyar  kaynak gösterilebilmiş. Baştan 2 trilyon 652 milyar açık var. İktidar, 243 milyar olarak aldığı devlet borcunu, 7 trilyon 800 milyara çıkarmış. Bu açıklar ve  borçlar, daha da artaacak ve  halkın, üzerine trilyonlarca vergi,zam ve cezalar yüklenecek. Mart 2024 seçimleri nedeniyle ertelenen, zamlar da, Mart’dan  sonra yağmur gibi yağacak. Başta emekliler olmak üzere toplum, açlık ve  sefalete sürüklenecek. Eğitime, sağlığa, istihdama, halkın  yaşamını yükselmeye kaynak yok. Ancak, lüks içinde  kesimler de var. Örneğin 211 bin 164 personelli Diyanetin bütçesi, 36 milyardan,% 151 artışla 91 milyar824 milyona çıkarılmış. Sarayın  harcaması dakikada 23 bin, günlük 33 milyon 600 bin yapılmış,  bütçesi de, % 57 artırılmış.  Sermaye sahiplerine  ödemelerde  kısıtlamaya  gidilmemiş. Talan düzeni  sürdürülmüş. Kaynaklar sermayeye ipotek edilmiş.
Emekliler, memurlar, yılın enflasyon miktarına göre maaş zammı alıyorlar. İktidarın  emriyle TÜİK, yıllardır, rakamlara yalan söyleterek, gerçek enflasyonun, pahalılığın,  ancak üçte birini açıklıyor. Emekli ve  çalışanlara,buna göre   zam veriliyor. Aynı aldatmaca devam ediyor.TÜİK, gerçek enflasyonun en az % 130  olmasına karşın, yıllık %64,77 olarak  açıkladı. Bu rakamlara dayanarak  ilk 6 aylık dönem için  SSK-Bak Kur emeklileri için %37,5, memur ve emeklileri için de  yasa ve sözleşme gereği %49,25 zam planlanıyor.(seçim rüşveti ssk- bağkur için artırım olabilir). Birincisi, bu enflasyon rakamlarının, gerçekle hiçbir  ilgisi yoktur, tamamen uyduruk rakamlar. İkincisi, verilecek zamlar geçmiş 6 aylık dönemdeki kayıplarımızı bile karşılamıyor. Üçüncüsü, önümüzdeki 6 aylık dönemde, özellikle  Mart seçimlerinden  sonra  yapılacak zamlar, vergiler, artan döviz ve temel gıda  fiyatları dikkate  alınınca, bu zamlar denizde damla bile olmayacak, sefaletimiz daha da artacaktır. Nitekim,  zamlı  maaşlar daha  alınmadan, her alanda fiyatlar füze gibi artmaya  başladı. Ancak buna rağmen, iktidar, devlet gücü ve  yandaş medya aracılığı ile, emeklierimize ve memurlarımıza   enflasyon üzereinde  zam verdik, ezdirmedik vb türünden hamasi nutukları atacaktır. Gerçekleri her zanman ki gibi çarpıtacaktır. Diğer yandan da, normal yollardan yönetemez duruma düstüğünden, demokratik hak ve özgürlükleri baskı  altına alacaktır.
EMEKLİLER- ASGARİ ÜCRETLLİLER –DAR GELİRLİLER-HALKIMIZ..İnsanca yaşamak hepimizin hakkı, Bunu sağlamak da iktidarın  görevi. Oysa iktidar,zenginin, vurguncunun  soyguncunun yanında  yer alıyor. Oturup sızlanmanın  anlamı yok. Çözüm kendimizde. örgütlenmemiz, dayanışmamız ve  haklarımız için mücadele etmemizdedir. Mart yerel seçimlerinde iktidara  oy vermeyerek başlayabiliriz. İktidarın, cemaat  ve tarikatların, etnik ve dini kışkırtıcıların  ‘’böl-parçala-yönet’’ tuzağına düşmeden, başta Sendikamız 2021 TÜM EMEKLİ SEN olmak üzere  sendikalarda  örgütlenip örgütlü güç olabiliriz. Başka bir yaşam mümkün..Açlık ve sefalet kaderimiz değildir Yeterki hak mücadelesine  katılalım.