SOSYAL GÜVENLİK KURUMU (SGK) VE AÇLIK SINIRINI AŞMAYAN  EMEKLİ MAAŞLARI!  

  SGK 16 Mayıs 2006 tarih ve 5502 sayılı yasayla kuruldu. Sosyal Sigortalar Kurumu,Bağ-Kur ve Emekli-Sandığı kurumu’nun  birleşmesi ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) oluştu. Emekli Sandığı Türkiye’de Memurlara sosyal güvenlik hizmeti vermek üzere 1954 yılında kurulmuştu. 1946 yılında kurulan Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) nüfusun yaklaşık %50’sine Sağlık ve Sigorta hizmeti sunmaktaydı. Bağkur- Kur (Esnaf ve Sanatkar ve Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu) 1971 yılında 1479 sayılı yasayla kurulmuştur. 2006 yılına kadar Emekli Sandığı iyi yönetildi. İştirakçilerine Türkiye koşullarında göreceli olarak iyi bir emekli maaşı ve Sağlık hizmeti verdi.   SSKve Bağ-kur  ise 2006 yılına kadar iyi yönetilmedi. Kayıt dışı çalışma,sık sık çıkarılan pirim afları,SSK ve Bağ-Kur’un pirimlerinin bütçe açıklarının kapatılmasında kullanılması bu kurumları çıkmaza sürükledi. 2006 yılına kadar iyi yönetilen Emekli Sandığı, üç kurumun birleşmesinden sonra SSK ve Bağ-Kur’un açmazlarını üstlenmesi  sonucu eskiden olduğu gibi iştirakçilerine sunduğu sağlık ve sigorta hizmetlerini sürdüremez oldu. 1980 yılından beri uygulanan 24 Ocak Kararları ile sermayeden vergi alınmaması, sık sık çıkarılan pirim afları, kayıt dışı ekonomi ve bütçeden Sosyal Devlet ilkesi gereği Sosyal Güvenlik Kurumu’na gerekli transferlerin yapılmaması politikaları SGK’nu, iştirakçilerinin (16 Milyon) %80’ine  açlık sınırın   üstünde bir emekli maaşı verememesini getirdi. 2006 yılında GSMH (Gayri Safi Milli Hasıla) %5’ine tekamül eden emekli  maaşları GSMH’da  %2,5’a geriledi. Öte yandan cepten yapılan sağlık harcamaları ise arttı. Özcesi emekli maaşları yarı yarıya düştü! Dünyada en kötü gelir dağılımına sahip ülkelerin başında gelen Türkiye’de gelir dağılımı daha da kötüleşti.  Siyasi iktidar 31 Mart 2024 yerel seçimler öncesi yüzdelik ve seyyanen zam aldatmacaları ile sorunu çözeceği algısını yaratmaya çalışıyor.Ezcümle; sorunun radikal çözümü neoliberal politikaları reddetmekten ve Sosyal Devleti yeniden inşa etmekten geçiyor. 
Bunun ön koşulu ise doğa,emek ve inanç sömürüsünde sınır tanımayan Siyasal İslamcı AKP’nin iktidardan gitmesidir!