Kırklareli
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    30.71
  • EURO
    32.91
  • ALTIN
    1967.5
  • BIST
    8994
  • BTC
    49397.326$

POLİTİK PİSİKOLOJİ VE PSİKİYATRİ!

20 Temmuz 2022, Çarşamba 16:10

Pisikoloji  ve psikiyatri bilimi ve Freud’un başta psikanaliz olmak üzere terapi yol ve yöntemlerinin en gelişmiş ve yaygın ülkelerinin başında  Arjantin gelmesi şaşırtıcı değildir! Bu durum,bilimsel çevrelerde Arjantin’de,1976-1982 yılları arasındaki askeri diktatörlük dönemimde işlenmiş cinayetlerin ve sistematik işkencenin bireyler üzerinde hale süren etkilerine bağlanıyor. Arjantin toplumu, 30 bin muhalifin öldüğü bu kanlı dönemin acılarıyla yüzleşme ve anılarının üstesinden gelmenin salt hukuki ve siyasi süreçlerden geçmediğini öğrenmiş zamanla.  Bu sadece Cinayet ,iz bırakmadan ortadan kaldırma, kaybetme ve işkence eyleminin kurbanları üzerinden değil, bu cinayet, kaybetme ve işkence fiillerinin failleri üzerinden de gelişecek bir yaygın bir psikolojik ve psikiyatrik terapi süreci gerekiyor, toplumun ve bireylerin iyileşebilmesi için.Bu insanlık suçlarını işleyenlerin aileleri çocukları, torunları bu kanlı ve karanlık aile geçmişi ile nasıl yüzleşecek ve nasıl üstesinden gelecekler.Bu masum insanlarının akli ve vicdani rehabilitasyonu nasıl sağlanacak. Şimdi Arjantin’deki insan hakları savunucuları bu soruya yanıt arıyor.                   Türkiye’de 12 Eylül darbesinin ardından askeri cunta ve cuntanın kurumları , siyasi tutuklu ve mahkumları sınıfsal ve bilimsel araştırmalarında  denek olarak kullanmış ve pisikolojik ve psikiyatrik testler uygulayıp sonuçları üzerinden muhalifleri patolojize etmeye, kapitalizm karşıtı mücadeleye klinik vaka tanısı koymaya çalışmışlar. Bir şey bulamadıkları biliniyor. Sonuçlarla ilgili hiç bir açıklamaları olmadı. Aslında Kominizmi bir hastalık olarak gören psikiyatrik yaklaşımı Naziler geliştirmişti. Prof Dr Turan İtil, ( Muazzez İlmiye Çığ’ın kardeşi ve dünya çapında araştırmalara imza atmış bir akademisyen) Prof Dr Ayhan Songar (Aydınlar Ocağı, Türk-İslam Sentezi’nin mimarı),bu süreci Cunda adına yürütmüşlerdi . Songar ekolünden gelen, ismi SADAT’la  anılan Prof dr Nevzat Tarhan, sonuçları kamuoyundan gizlenen bu araştırma ile ilgili olarak  Prof Ayhan Songar’ı dost sohbetlerinde “Araştırmanın sonuçlarına göre, Sağcılar geri zekalı,solcular anti-sosyal ve psikopat çıktı” dediğini belirtmektedir. Geri zekalığın tedavisi yoktur ama,anti-sosyallik ve psikopatlık tedavi edilebilir!Ama tarih, kapitalizm karşıtlığının ve Sosyalizm mücadelesinin bireyler için olduğu kadar toplumlar için de sağlık belirtisi olduğunu göstermiş, gösteriyor. Sosyalizm mücadelesi Kapitalizm içinde insan olma ve insan kalma mücadelesidir.  Not; 1956 yılında Macaristan’ın SSCB’liği tarafından işgal edilmesini ilk protesto eden 6-7 göstericinin akıl hastenesine kapatıldıkları ve akibetlerinin ne olduğu ise bilinmiyor. Reel sosyalizm’inin  muktadirlerine göre inşa ettikleri  Sosyalizm  o kadar mükemmel bir sistemdi  ki , buna ancak akıl hastaları karşı çıkabilirdi! Ama  tarih reel sosyalizme ( eşitlik , özgürlük ve demokrasi içermeyen) ve Macaristan işgaline karşı çıkanları haklı çıkarmıştır!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum