Kırklareli
16 Haziran, 2025, Pazartesi
  • DOLAR
    30.71
  • EURO
    32.91
  • ALTIN
    1967.5
  • BIST
    8994
  • BTC
    49397.326$

KÖTÜ KOMŞU İNSANI MAL SAHİBİ YAPARMIŞ!..

13 Haziran 2025, Cuma 15:15

KÖTÜ KOMŞU İNSANI MAL SAHİBİ YAPARMIŞ!..

    Her  şeyin bir bağlangıcı ve bir de sebebi vardır elbette.Benim de  yazmaya başlama sebebim hayli entesandır.Gerçi yazmaya daha Ortaokul yıllarında okulumuzda  her yıl yapılan ödüllü kompozisyon yarışmalarına katılmakla başladı.Aradan yarım asırdan fazla geçmesine rağmen dün gibi hatırlıyorum.İlk yarışmada üçüncü olmuş bir takım keçeli kalem kazanmıştım.İkinci ödülüm  biraz daha kaliteli  Fransız yazar Emile Zola’nın “Eser”isimli kitabıydı.Benim için çok büyük anlamı olan  bu ödüller beni okumaya,araştırmya ve yazmaya teşvik etti.Ortaokulda  ödül hatırına yazmaya başlamama rağmen esas beni yazmaya sevk eden husus emekli olduktan sonra tamamen ekonomik nedenlerden dolayı taşeron işçiliği sürecinde yaşadıklarımın büyük payı vardır.Beş altı yıl kadar süren taşeron işçiliğim sırasında  hem kendimin yaşadıkları,hem de birlikte çalıştığım arkadaşlarımın yaşadıkları,gördüklerim, o yaşa kadar savunduğum bütün değerlerin  altüst etti.Olanlardan dolayı hem çok üzüldüm hem de şok oldum.Ne oldu da bu kadar etkilendiniz?..diye merak edeceksiniz mutlaka,anlatacağım:

     “Bir kitap okudum,hayatım değişti”diye güzel bir söz vardır.Hayatımızda  bazen  öyle ilginç olaylarla karşılaşıyoruz ki  günlerce o olayın etkisinden bir türlü kurtulamayız.Bu  bazen okuduğumuz  bir kitap olur veya izlediğimiz  bir film olur.Ya da başımızdan geçen  enteresan bir olay  bizi yüz seksen derece değiştirebiliyor.Benim  siyasi dünya görüşüm,hayat felsefem,yaşam tarzım  daima birbiriyle uyum içinde olmuştur.Ben her zaman toplumsal, koletif bir yaşama inanmış,ondan yana tavır koymuş birisiyim.Hak almak için  örgütlü  mücadeleye inanıyor,onu savunuyorum.Bu  yüzden  ağır bedeller ödememe rağmen beni ben yapan inandığım bu değerlerden  bir milim dahi geri adım atmayı hiç düşünmedim.Emekli olmadan önceki işçilik hayatım boyunca hep sendikalı işyerlerinde çalıştım.Maddi manevi kazanım olarak ne elde ettiysem  toplu hareket ederek verdiğimiz ekonomik demokratik, mücadele sayesinde olmuştur.Lakin,güvencesiz,kuralsız,ucuz işçilik olan taşeron işçilerinin nice zorlu şartlar altında çalıştıklarını;çalıştıkları işyerlerinde nelere maruz kaldıklarını;nasıl ötekileştirildiklerini bizzat yaşayarak şahit oldum.Bazen bu kadarı da fazla,olamaz!..dedirten; baskılara,aşağılanmalara,hatta hakarete  kadar varan  tavır ve davranışları yapanların bizler gibi ekmek parası için aynı işverene çalışan fabrikanın kadrolu işçileri yani emekçi arkadaşlarımız olduğunu gördüğümde kahroldum.Sırf statüsü farklı diye bir emekçinin diğer bir emekçiye böylesi hakarete varan davranışlar içine girmesini içime sindiremedim.Ancak altı yıl dayanabildiğim taşeron işçiliğim sırasında  karşılaştığım insanlık dışı diyebileceğim davranışlara  yeri geldi isyan ettim.Yeri geldi şiddetle karşı çıkıp  tavır koydum.Yaptığımız işler kısa süreli geçici  ve işçi sirkülesyonu çok olduğu için bir sendikada örgütlenmenin somut şartları da oluşmamıştı.Çünkü herkes bir an önce içerdeki parasını kurtarıp başka bir yerde  daha iyi şartlarda iş bulma derdindeydiler.Ben ise  yaşadığım olaylardan sonra daha farklı düşünmeye başlamıştım.Sorunlardan kaçmaktan ziyade onları belgeleyip yazılı hale getirmeyi tasarlıyordum,ve öyle de oldu.En son çalıştığım taşeron firması feci bir şekilde batınca  ben de bunu fırsat bilerek taşeron işçiliğimi sonlandırdım.

    İşte, ilerlemiş yaşımda hiç aklımdan bile geçirmediğim,beni  kitap yazmaya iten  sebepler bunlar olmuştur.Yaşadığım bu nahoş olaylardan sonra “Kötü komşu insanı mal sahibi yaparmış!..”misali ciddi ciddi yazmaya başladım.On yıl kadar süren bir ön çalışmadan sonra 2020 yılında ilk kitabım ”ÖTEKİLER”Taşeron İşçiler”basıldı.Ardından  2023’te “Düşler Apartmanı”,2024’te “Dramalı Hasan’ın Namus Davası” ve en son “Şerif  Ali’nin Gizemli Hayatı”isimli çocuk kitabım çıktı.Bundan sonra da ömrümüz ve sağlığımız elverdiği müddetçe  toplumsal gerçekçilik konularında yeni yeni eserler  yazmaya devam edeceğim.Sizin de hayatınızın akışını değiştiren konular varsa lütfen yazın,belgeleyin.Yaşadığımız döneme ait yazılı,görsel bir  belge olmazsa gelecek nesiller  bu dönemi nasıl öğrenecekler?..Ondan dolayı yazma yeteneği olan ve toplumsal sorumluluk taşıyan herkes şiir,hikaye,roman,deneme ne olursa yazsın ki okuyanlar feyz alsın. Biz “Onuncu Köyün Kalemleri”edebiyat grubu olarak sizlere her konuda yardımcı oluruz,kalın sağlıcakla.

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum