İğneada Sel Felaketi Davasının 2.Duruşması Yapıldı

Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada'daki 6 kişinin öldüğü selde yıkılan tesise ilişkin 4 sanığın yargılanmasına Kırklareli 2.Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi.
Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesinde geçen yıl 5 Eylül de  meydana gelen ve 6 kişinin ölümüyle sonuçlanan selde yıkılan ve ruhsatsız işletildiği tespit edilen bungolov tipi evlerde meydana gelen sel felaketinde kamp işletmecisinin aralarında bulunduğu biri tutuklu 4 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Kırklareli 2.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava öncesi saat 09.00 da sel felakatinde kızını ve damadını kaybeden  Safiye Yaşa bir basın açıklaması yaptı.basın açıklamasına CHP Kırklareli İl Başkanı Av.Bora Terzi,CHP Kırklareli milletvekilleri Vecdi Gündoğdu,Fahri Özkan,İL Genel Meclis Başkanı Av.Hakan Geriş eski il genel Meclis Başkanı Aydın Karakoç,İl Genel Meclis üyelerinden Yeşim Girgin,Volkan Ertan,Tarık Sayılgan,Saygun Ersin,Sezgin Aran,bazı ilçe Başkanları,bazı STK ve dernek temsilcileri ile CHP bazı ilçe başkan yöenetici ve kadın kolları temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinde saat 10.00 da başlayan duruşma yaklaşık 7 saat sürdü.Görülen duruşmaya, "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olma" suçundan 3 yıldan 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanan tutuklu sanık Bülent B. tutuksuz sanık Cenan A. ile müştekiler Safiye Yaşa, Merve Sude Yaşa, Kadir Yaşa, Mehmet Han Yaşa, Hüseyin Duman, Emine Solmaz ve Çiçek Dinç ile tarafları temsilen  avukatları katıldı.
Adliye binası önünde yapılan basın açıklamasının ardından müşteki yakınları ellerinde sel felaketinde kaybedilen 6 kişinin fotoğrafları ile duruşma salonunda yerini aldı.
Tutuksuz olarak yargılanan sanık Sevcan U. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlandı. Diğer tutuksuz sanık Büşra G. duruşmaya katılmadı.
Jandarmalar eşlğinde duruşma salona getirilen Bülent B.ye müştekilerden Safiye Yaşa ile Hüseyin Duman, selde hayatını kaybeden yakınlarının fotoğrafını göstererek ''Bu fotoğraflara iyi bak, bunların katili sensin.Hesap vereceksin'' diyerek tepki gösterdi.Sanık Bülent B ise gözlerini fotolardan kaçırarak fotolara bakmadı.
Ortamın gerilmesi ve ''Sende kızının fotoları üzerinde dans etme'' sözünü duyan Safiye Yaşa sinir krizi geçirdi ve ambulansla gelen iki sağlıkçı ilk müdaheleyi yaptı.Ardından duruşmaya ara verileceğinin belirtilmesi üzerine müştekilerden biri sanık Bülent B'ye güneş gözlüğü fırlattı ve müştekilerin sanıkların üzerine yürümek istemesi nedeniyle olay yerine polis çağırıldı ve duruşmaya ara verildi
İkinci oturumda söz alan tutuksuz sanık Sevcan U. ise bu olayın meydana gelmesi nedeniyle çok üzgünüm.İlk ifademi avukatımın yönlendirmesi ile verdim."Bülent B'nin babası Bahri B, benim yakın arkadaşım. Beni arayarak zor durumda olduğunu ve şirketleri geçici süre benim üzerime devretmesi gerektiğini belirtti.İyi bir dostumdu ben de onu kırmadım. İşletmeler kağıt üzerinde üzerime devredildi, başka bir ticaretimiz olmadı." dedi.Ne Sisliobayı ne İğneada'yı bilirim olayın olduğu yere de hiç gitmedim.Olayın ardından bir alış veriş merkezinde Bahri B.bülent B.muhasebicimiz ve bizleri yönlendiren avukatla buluştuk.Bana kaçmam gerektiğini ve telefonları kapatmam gerektiğini söylediler.Kabul etmedim ben hayatımda mahkeme görmedim suçsuzum neden kaçayım dedim.Telefonlarımı da kapamadım tatil dönüşü ifademi verdim dedi.Ben sadece kağıt üzerinde ortağım yeri bilmem,olaylarıda duymadım onlarlada  maddi ve manevi alış verişim olmadı ve suçsuz olduğunu ifade ederek beratini talep etti.
Davada tutuklu tek sanık Bülent B. tesisi 2014 yılında satın aldıklarını ve 11 kurumdan aldıkları olumlu görüş sonucu işletmeyi kurduğunu söyledi.Sel olayının doğal afet olduğunu DSİ nin 1950 yılından beri bölgede yaptırdıkları analizlere dikkat çekerek bu olayı onlarında  öngöremediklerini bölgede göletten gelen su nedeniyle selin yaşandığını ileri sürdü.Bende bir insanım. olaya çok üzüldüm.Yolda bir kedi görsem müdahele ederim olayda ölenlere de çok üzüldüm hepsine Allahtan rahmet diliyorum ama bende mağdurum. Ben Türkiye'ye ihracat şampiyonluğu getirdim, üniversiteyi yüksek şerefle bitirdim.Yüzlerce çalışanım var ihracatim var bu olaydan zarar gördüm, işlerim bozuldu bir çok insan mağdurda oldu olacak deyince de  müşteki Emine Solmaz, sanığa tepki göstererek "Beni evlatsız bıraktın. Canım yanıyor, evladımı öldürdün." diye çıkıştı. Rahatsızlanan Solmaz, sağlık ekiplerince salondan çıkarıldı.Bülent B. savunmasında,bu olaydan DSİ'nin sorumlu olduğunu belirtti.Sel felaketi yaşandığında Göletin üst tarafında tek bir ağaç yıkılmadı. Tesisin olduğu bölgede ise binlerce kütük evleri vurdu ve yıktı.Yaşanan bir afetti.Ben artık o çiftliğe gitmem, o gölet orada oldukça. Çünkü gölet fiilen bitmeden su tutmaya başlamış.deyince müştekiler senin evin neden yıkılmadı,iş makinelerini kaçırdın.KATİLSİN dediler.
Bülent B'nin savunması sırasında müştekilerin zaman zaman sanığa tepki göstermesi üzerine duruşmaya yeniden ara verildi.Ardından mahkeme Başkanı duruşmada disiplini bozanlara ilgili kanun maddesini okuyarak uyardı.Bülent B. savunmasında kaçma girişimde bulunmadım.Evimde yapılan aramada silah, tüfek ve bıçaklar ele geçirildi. Yakalandığım gün üzerimde bulunan para şirketindi.Kaçacak bir durumum yok. Kaçarsam şirketim zarar görür, insanlar işsiz kalır. Ben suçlu olduğuma inanmıyorum.Yurt dışına kaçsam tır şöförlüğümü yapacağım.? dedi.
Müşteki Safiye Yaşa söz alarak  Bülent B'nin babası Bahri B'nin kendisine "Kızının ölüsü üzerine dans ediyorsun" şeklinde söylemlerde bulunduğunu iddia ederek Bahri B'den şikayetçi olmak istediğini heyete bildirdi.Ben Hak, Hukuk, Adalet arıyorum.Birçok siyasilerlede görüştüm.Özgür Özel'le görüştüm.Cumhurbaşkanı ile görüştüm derdimizi anlattım. Kızım ve damadım ve sel felakatinde  ölenler için mücadele edeceğini anlatan Yaşa, suçluların en ağır bir şekilde ceza almasını istedi ve kararında emsal olmasınını istiyoruz dedi.Sel felaketinde sağ olarak kurtulan müşteki Hüseyin Duman da ifadesinde, meydana gelen selde eşi Suna Duman'ın hayatını kaybettiğini kendisi ile 5 yaşındaki kızının ise yaralı olarak kurtarıldığını anlattı.Sabah uyandığımızda su belimize kadar gelmişti.Saat 07.15 civarıydı.Bizi kurtarmaya gelen olmadı.Bizleri kurtarmak için gelen tek devletin yetkilisini göremedim. Camdan baktığımda dere yatağında su yok denilecek kadar azdı. Su tamamen bize geliyordu. Dere yatağına ve derenin akışı değiştirilmiş ve tarım alanına turizm tesisi yapılmış. Eşim ve kızım üst kata çıktığında suyun seviyesi artmaya başlamıştı. Ben komşulara bakarken ağaçlar gelmeye başlamıştı. Bu tesis ruhsatsız ve mühürsüz.Fatura istediğimde söz konusu yerin kaçak yapı olduğunu bana fatura vermediklerinde anlamıştım.Sanıkların en ağır cezayı almasını istiyorum"dedi.
Savunmaların ardından Cumhuriyet Savcısı mütalaasında, sanık Bülent B'nin tutuklu halinin devamınına, diğer sanıkların adli kontrol şartı ile tutuksuz yargılanmalarına,Bahri B.nin dava kapsamına alınmasının reddine,Yine sanıkları yönlendiren Avukat hakkında kamu davası açılması talebinin reddine, 28 Haziranda tarafların hazır bulunacağı bir bilirkişi heyetinin oluşturularak bilirkişinin hazırlayacağı raporun Mahkemeye verilmesine ve duruşmanın 25 Temmuz 2024 tarih saat 10.00 da yapılmasına  karar vererek duruşmayı erteledi.