ACILI ANNENİN ADALET ARAYIŞI SÜRÜYOR

Kırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesinde geçen yıl meydana gelen selde yıkılan ve ruhsatsız işletildiği tespit edilen kamp alanında 6 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin Kırklareli 2.Ağır Ceza Mahkemesinde verilen kararın istinaftan geri dönmesi üzerine sel felaketinde kızını ve damadını kaybeden acılı anne Safiye Yaşa bugün bir basın açıklaması yaptı.
Kırklareli İl Özel İdare Müdürlüğü önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Safiye Yaşa sözlerine, Değerli basın mensupları öncelikle bugün de Adalet arayışımızdaki sesimizi duyurduğunuz için ve yanımızda olduğunuz için sizlere teşekkür ederim diyerek başladı.15 Haziran Pazar günü Ankara Başkent üniversitesi Kartalkaya faciası ailelerinin oluşturduğu başka canımız yok platformunun düzenlediği yaşam hakkı ve travma sempozyumuna davet edildim.Birçok değerli profesör doçent psikiyatr ve çok değerli isimlerin konuşmacı olduğu sempozyumda Adalet yolculuğumuzdaki süreci anlatmam için bana da söz hakkı verdiler kendilerine teşekkür ediyorum.Kurban Bayramı öncesi evlatlarımı kaybettiğim  sisli vadide kolluğa da intikal eden bir olay cereyan ediyor ve İğneada kalarak olayı soruştursun yöre halkı ile görüştüm olayın meydana geldiği Bungolov evleri ziyaret ettim.

BUNGALO EVLERİ YERİNDE DURUYOR

Olaydan 22 ay geçmesine rağmen selden geriye kalan bungalovların yıkım kararı olaydan çok önce alınmasına rağmen yıkımın yapılmadığını ve bungalovların bir kısmının durduğunu öğrendik bu evlerin fotoğrafları ve videoları elimize ulaştı. Kırklareli il genel meclisinde komisyon kurup yıkımlar ile ilgili başka birim kurulmasını talep etmiştir Yapı kontrol müdürlüğü kurulmasını talep etmiştir bu bizim için çok memnun edici önemli ve değerli bir haberdir.Bizim davamızla alakalı olduğu için merak ediyorum Kırklareli il bazında kaç adet yıkım kararı alınan yer vardır ve bu yıkımlara başlanmış mıdır yoksa yıkım kararı olan yerlerin yıkılması için başka Mihriban ve selmanların da hayatını kaybetmesi mi beklenmektedir 

YIKIM KARARI VERMEYEN KAMU GÖREVLİLERİ SUÇ İŞLİYOR

Yıkımlardan il Özel idaresi ve genel sekreteri ilgili müdürler sorumludur ve Kırklarelİ  Valisi Uğur Turan'da sorumludur. Bu yıkımların olmasına mani olan kimseler ve sebepler nedir ki yıkımlar Türkiye'ye mal olan sisli vadi davasına rağmen hala yapılmamaktadır.Aynı zamanda Kırklareli il Özel idare genel sekreteri Bilal kuşoğlu sisli vadide yargılanacak olmasına rağmen neye direnerek hala yıkımları gerçekleştirmemektedir?

KAMU GÖREVLİLERİNE YARGI YOLU 

Bilindiği üzere İçişleri bakanlığı almış olduğu rüşvet karşılığında bu tesisin açılmasına göz yuman vali Osman Bilgin'in ve göreve geldikten sonra yıkılmadan çalıştırılmasına göz yuman önceki Vali Birol ekici'nin 4 jandarma komutanı ile beraber birçok memurun da yargılama izinlerini vermiştir Bu verilen izinler neticesinde itirazlarını danıştaya yapan olayın failleri olan devlet görevlileri itirazlari danıştayda oy birliği ile reddedilerek yargılanmalarına karar verilmiştir.Hiç kimse ve hiçbir güç Türkiye Cumhuriyeti devletinden daha üstün olamaz.Biz hukukun üstünlüğüne güveniyoruz üstünlerin hukukuna değil.Devletimizin en üst makamlarına Türkiye'ye mal olan sisli vadi davasına rağmen yıkımları gerçekleştirmeyen kurumları ve devlet yetkililerini önümüzdeki günlerde bizzat bildireceğiz

KAMU KURUM VE KURULUŞARI İLE YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ

Kırklareli 2.Ağır Ceza Mahkemesinin kararı biliyorsunuz İstinaftan dönen sanıkların yargılandığı karar bozuldu. 3 Temmuz günü  saat 09.00 da yeniden ve gerçek bir yargılanma başlayacağına inanarak bu yeni ve gerçek süreci sabırsızlıkla beklemekteyiz Davanın başından beri olay yeri kamera kayıtlarını istemiştik istinaf mahkemesi kamera kayıtlarının TÜBİTAK veya özel veri firması aracılığı ile çıkartılmasını istedim bu sebepten yararlı mahkemenin verdiği kararı bozdu. Yine istinaf mahkemesinin verilen kararı bozma sebeplerinden biri de sanığa en alt sınırdan başlayarak ceza verilmesi oldu ve yerel mahkemede sanığa yapılan ceza indirimini de uygun görmedi. 

SANIKLARDAN GÖRGÜ ŞAHİTLERİNE BASKI

Sanıklar olaydan sonra, olay anında, olay yerinde bulunan iki çalışana basınla görüşmeyin hiç kimse ifade vermeyin diye tembih etmişti. Bahri Bayrak ve sanık Bülent bayrak bu iki olay yeri görgü şahidi daha sonra bize ulaşarak savcılığa ifade verdiler ve istinaf mahkemesi olay anındaki bu tanıkların da dikkatli bir şekilde dinlenmeden karar verilmesinin yanlış olduğunu söyleyerek yerel mahkemenin verdiği kararı bozdu. Biz tüm bunları talep etmemize rağmen ikinci Ağır Ceza Mahkemesi başkanı ve aynı zamanda Adalet komisyonu başkanı Hüseyin Gedik tüm bunları görmedi ve bunları görmezden giderek taraflı bir karar verdi. işte bu taraflı kararı bütün basın açıklamalarımızda anlatmamıza rağmen bizi duymazdan gelen mahkeme heyetinin ve başkanının verdiği kararı bir üst mahkeme olan istinaf mahkemesi gördüğünüz gibi oy çokluğu ile değil oy birliği ile bozdu. 

ADALETE GÜVENMEMİZDEKİ İNANCIMIZ BOŞA ÇIKMADI

Kırklareli 2.Ağır Ceza Mahkemesinin kararının istinaftaan geri dönmesiyle yani gerçek adalet temsilcilerinin var olduğuna olan inancımızın boşa çıkarmadı. Bizler hukukun üstünlüğüne güveniyoruz üstünlerin hukukunu istemiyoruz. İstinaf mahkemesi yerel mahkemenin vermiş olduğu kararı bozmasının sebebi de emin olun üstünlerin hukukunun değil hukukn üstünlüğünün vurgulanması açısından son derece önemlidir.
Bütün basın mensuplarına gerçek adalet arayışımızdaki sesimizi bütün halkımıza ilettikleri için şahsım, eşim adına ailem adına ve bütün mağdur yakınları ve avukatları adına teşekkürlerimi şükranlarımı sunuyorum dedi.