İğneada Sel felaketi Davasında tesis sahibine 18 yıl ceza!
GÜNDEMKırklareli'nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada beldesinde 2023 yılında meydana gelen sel felaketinde yıkılan ve ruhsatsız işletildiği tespit edilen kamp alanında 6 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin davaya Kırklareli 2.Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan üçüncü duruşma ile devam edildi.
2.Ağır Ceza Mahkemesindeki 16 Eylül 2025 tarih saat 14.00 te başlayan duruşmaya,"bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya sebep olma" suçundan yargılanan tutuklu sanık Bülent Bayrak ve avukatları, olayda hayatını kaybedenlerin yakınları Safiye Yaşa, Kadir Yaşa, Mehmet Han Yaşa, Merve Sude Yaşa, Emine Solmaz ve Çiçek Dinç ve avukatları hazır bulundu. Tutuksuz sanıklar Cenan A, Sevcan U. ve Büşra G. de SEGBİS ile duruşmaya katıldı.
Duruşma, mahkemeye gelen raporların okunmasıyla başladı. Mahkeme heyeti, Ulusal Kriminal Bürosuna gönderilen hard disklere ilişkin raporun çözümlenemediğini belirterek sosyal medyada mahkeme görüntülerini yayınlayan ve yayan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu ve erişim yasağı getirilmesi için yazışmaların yapıldığını belirtti.
Mağdur Aileler ve Avukatlar Reddi Hakim Talebine bulundu.
Sel felaketinde kızını ve damadını kaybeden Safiye Yaşa,Mahkeme Başkanına bir fotoğraf göstererek "Sizin bir mahkeme Başkanı olarak İçişleri Bakanlığınca hakkında soruşturma izni verilen İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Bilal Kuşoğlu'nu ziyaret etmeniz etik olmamıştır.Bu fotoğrafın duruşmanın ve heyetin tarafsızlığına gölge düşürdüğünü belirtti.Bu davada adı geçen kişiyi sizin bilmemenize imkan yok yada dosyayı incelemediniz.Buradan adil karar çıkacağına inanmadığımızdan sizi reddediyorum dedi. Bunun ardından Yaşa ve diğer müştekiler ile avukatlar reddi hakim talebinde bulundu.Mahkeme Başkanıda"Ben burada kimseyi tanımıyorum, sadece mahkeme başkanı değil, aynı zamanda komisyon başkanıyım. Söz konusu kişi burada yargılanmıyor. Bizim sanığımız değil. Bu davada yer alan sanık değil ve bu ziyaretinde dava ile ilgisi yok.Ben iadei ziyaret gerçekleştirdim." dedi. Ardından Yaşa, mahkeme başkanına tepki göstererek, "Bu dava sadece Kırklareli'ye değil Türkiye'ye mal olmuş bir davadır. Soruşturmaya artık gölge düştü. Sizi reddediyorum. Sizin adil karar vereceğinize inanmıyorum" dedi.Acılı anne Yaşa ile mahkeme Başkanı arasında yaşanan gerilimin ardından rahatsızlanan anne Safiye Yaşa, ambulansla hastaneye kaldırıldı.Mağdur ailelerin avukatları da duruşmada ayrı ayrı söz alarak acılı anne Safiye Yaşa ile Mahkeme heyeti arasında yaşanan olayda hakaret yoktur suç unsuru yoktur.Savunma hakkı kutsaldır.Savunma hakkımız engellendiği ve reddi hakim talebimizi de yenileyerek duruşmadan çekiliyoruz diyerek topluca duruşma salonundan çıktılar.Mahkeme Başkanı yaptığı açıklamada reddi hakim talebinin mahkeme heyeti tarafından duruşmayı uzatmaya yönelik olduğu gerekçesiyle reddedildiğini ifade ederek duruşmaya devam etti.
Aranın ardından devam eden duruşmada Mahkeme Başkanı Yaşa'ya, uyarılmasına rağmen heyete bağırması, usulüne aykırı şekilde mahkeme heyetine karşı aykırı beyanlarda bulunduğu, duruşma düzenini bozduğu gerekçesiyle 2 gün disiplin hapsine alınmasına karar ve tutuklama müzekkeresinin düzenlenmesine oy birliği ile karar verildi dedi.
Mağdur Aileler Çekilince Duruşma sanık ve Avukatları ile devam edildi
Mağdur aileler ve avukatlar duruşmadan çekilince Mahkeme heyeti sanık yakınlarınıda duruşma salonundan çıkararak duruşmaya tutuklu Bülent Bayrak ve avukatları ile devam etti.Duruşmaya Beykoz Adliyesinde SEGBİS ile katılan sanıklar ve avukatlarda son savumalarını yaparak önceki duruşmalarda verdiğimiz beyanlatı tekrarlıyoruz suçsuzuz beraatimizi istiyoruz dediler.
Sanık Bayrak Ağlayarak Savunma yaptı
Mahkeme tarafından verilen aranın ardından davanın tek tutuklu sanığı ülent Bayrak savunmasında,Her duruşmada reddi hakim talebi yapıldığını hatırlattı. Zaman zaman ağlayarak savunmasını yapan Bayrak, "Bir önceki mahkeme başkanına da hakaretler edilmişti. Satılmış köpek diye hitap edilerek kalem fırlatıldı.Bana da hakaretler edildi. 26 aydır tutukluyum.Maddi manevi kayıplarım var.Ben 4 dil bilen üniversite eğitimi almış biriyim.Yaptığım tesisler örnek tesisti. Biz 11 kamu kurulundan görüş aldık.Bir doğal afet yaşandı. Barajı, elektrik direğini, kara yolunu yapanlar öngöremedi böyle bir doğal afet olacağını ben nasıl öngörebilirim. benim sel geleceğinden haberim nasıl olabilir. DSİ bana uygun raporu verdiyse benim suçum nasıl olabilir.Avukatlarım detaylı savunma yapacaktır. Ben felaket olacağını bilsem bırakın yapı yapmayı adım atmam dedi.Sanık yüzlerce çalışanı olduğunu maddi ve manevi kayıplarının olduğunu kendisi gibi çalışanlarında mağdur olduğunu ifade ederek suçsuz olduğunu ve beraatini istedi.
Savcı Mütalaa Verdi
Duruşmada Cumhuriyet Savcısı esas hakkında mütalaası verdi.Mütalaada sanık Bülent B, Büşra G, Cenan A, ile Sevcan U'nun maktul Ahmet Baki Şimşek, Selman Bağışlar, Ümit Solmaz, Rahile Şimşek, Mihriban Bağışla ve Suna Duman'a karşı "olası kast ile ölüme sebebiyet verme" suçundan ayrı ayrı, müşteki Kerem Şimşek, Hüseyin Duman ve Mila Duman'a yönelik "olası kast ile yaralanmalarına sebep olma" suçundan ayrı ayrı cezalandırılması talep edildi. Savcılık, sanık Bülent B'nin tutukluluk halinin devam etmesini, diğer sanıklar Cenan A, Büşra G. ve Sevcan U'nun da hükümle birlikte tutuklanmasını istedi. Ardından müşteki ve avukatları mütalaaya karşı beyanda bulundu.
Mahkeme Başkanı Kararı Açıkladı
Duruşmada, sanık Bülent B. için "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 18 yıl hapis cezasına hükmedilerek, tutukluluğunun devamına karar verildi. Diğer sanıklardan Cenan A. ile Büşra G, 7 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırıldı, haklarındaki adli kontrol hükümlerinin devam etmesine hükmedildi. Sanık Sevcan U'nun ise beraatine karar verildi
Y
İlginizi Çekebilir