Kırklareli
01 Ekim, 2023, Pazar
  • DOLAR
    27.38
  • EURO
    29.06
  • ALTIN
    1627.6
  • BIST
    8334.94
  • BTC
    27138.470$

OKSİJEN , TOPRAK, SU …Kime lazım?

07 Haziran 2022, Salı 10:22

Hiç bir şey umurun da olmayana, bana dokunmayan yılan bin yaşasına, yaşlılara, gençlere, çocuklara, dinini çok kuvvetli yaşayanlara, ateistlere, deistlere, insanlığım her şeyim diyenlere, hayvanlara..

HEPİMİZE..

Bizler tek bir ağaç için köşkü kaydıran bir öndere sahibiz. İlkeleri, devrimleri, sözleri önümüz de aydınlık yarınların ışığı. Mustafa Kemal Atatürk ü saygı ve özlemle anıyorum.

Yaşam şeklimiz olması gereken bir davranış, sadece kutlama gününde yapılıp gitmesi ve yanlışlarla devam etmesi gibi bir tavrımız var. Çöp topluyor, farkındalık yapıyor, sesimizi yükseltiyor birlik oluyoruz. Sonraki gün kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Hala çöpleri ayrı toplayamıyor, yağmur sularını aktif kullanamıyor güneş enerjisinden yeterince yararlanamıyor, kompost yapamıyor, ihtiyacımız olmasada alışveriş yapıyor, sanayinin kirliliğine maruz kalıyor ve gelecek kuşaklara nefes alamayacak bir hava, üretemeyecek toprak, içilemeyecek ya da bulanamayacak kadar su bırakıyoruz.

Artık tercih etme şansımız yok, her yere her an duyarlı olmak görevimiz. Küresel ısınma, iklim krizi çok net yaşanıyor. Mavi gözlü gezegenimiz tehlikede ve bunu bu hale getiren biz homo sapiensler hala azıcık bir vaktimiz varken hepimiz kendimize düşeni yapalım.

Ulaşım tercihleri ve enerji üretiminde giderek daha çok fosil yakıt kullanımına ihtiyaç duyan su varlıklarını hızla bir şekilde tüketen biz insanlar günlük hayatımızdaki tercihlerimizle de (Sadece pamuklu 1 tişört için 2720 lt SU harcanıyor) iklim değişikliğinin hızını belirliyoruz.

21. Y.Y da iklim değişikliğine bağlı olarak dünya sağlık örgütüne göre büyük bir sağlık tehdidi ile karşı karşıyayız.

1.5 derece ( Bizim için azmı görünüyor- SONUÇLARI BÜYÜK) küresel ısınma limiti 2030 itibari ile aşılabilir.

Toprak kayması oluyor üretim azalıyor.

Raflarımız boşalma riski taşıyor. Ekonomik kriz artıyor.

Orman yangın riski çoğalıyor.

Denizlerdeki istilacı türler artıyor.

1 yılda 17.2 milyon insan iklim değişikliği nedeniyle göç etmek zorunda kaldı.

İklim değişikliği göçmen kuşların takvimini değiştiriyor, arıların neslini azaltıyor. Amazon ormanları alarm veriyor.(TEMA vakfı İklim Değişikliği)

“Evrende içinde yaşam olduğu bilinen tek gezegen dünyamızdır. İnsanların, doğal varlıklar üzerindeki etkilerini dikkate almayan, sürekli büyüme odaklı bir ekonomik anlayışla yaşam kaynaklarını hızla tükettiği ise artık yadsınamaz bir gerçektir. Bugünkü tüketim anlayışı ve ekonomik talepleri karşılamak için 1.8 dünya gerekmektedir. Ne yazık ki, özellikle 1970’li yılların başından itibaren bugünün ve gelecek kuşakların yaşamını, refahını etkileyen bu gidişin durdurulması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu yönde uluslararası girişimler de olmasına rağmen, bu adımların, beklenen hedeflere ulaşılması konusunda yeterli olmadığı görülmektedir. Her yıl 10 milyon hektar orman alanı tahrip edilmekte, 12 milyon tarım arazisi çöllleşmektedir. Yıllık karbon salımının ancak %60’ı doğa tarafından depolanabilmekte, %40’ı atmosferde birikmeye devam etmekte ve dünya giderek ısınmaktadır. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik kaynaklı sorunlar bugünün ve gelecek nesillerin yaşamını ve refahını olumsuz yönde etkileyeceği gibi, yakın gelecekte ekonomiyi de zora sokacak en büyük problemler arasında yer almaktadır. Bu durum, ülkelerin sürdürülebilir kalkınma konusunda verdiği taahhütleri yerine getirme konusunda başarısız olduklarını göstermektedir. Doğa ile dost olmanın ve doğaya dost uygulamaların hayata geçirilmesinin de önemli bir aracı olacaktır. Doğa ile dost olmak; iklimi korumak, tüm canlıların yaşam hakkına saygı göstermek, yaşam alanlarını korumak, doğa tahribatlarını önlemek, kirliliği ve doğaya olan yükü azaltmak, doğada açılan yaraları iyileştirmek üzere restorasyon

çalışmaları yapmaktır” bugün artık dünyanın, doğa ile dost olmaktan başka çaresi yoktur. . (Tema Vakfı-Yönetim Kurulu Bşk Deniz ATAÇ)

 

Elindeki çöpü , çöp kovası bulana kadar cebinde taşıyan insan; medeni, eğitimli ve geleceğin aydınlık yüzüymüş.

Yere tükürenlere! … Elindekini fırlatıp atanlara!... Mis gibi oksijen de yeşilin tonları arasın da mangalını yakıp keyfini çıkaranlara, ve kalktığı yeri öylece bırakanlara… Maden de lazım enerjide diyenlere!.. Denizleri plastik ile süsleyenlere!... Ekolojik yaşamdan bihaber olanlara!... Çevresinde olup bitenlere karşı kör sağır ve dilsiz olanlara!... toprak, hava, su yerine betonu tercih edenlere de ……..KUTLU OLSUN !..

Yorumlar

  • yorum avatar
    Yıldız
    08-06-2022 19:44

    Filiz Hn.mın yüreğine kalemine sağlık

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum